Kalpler, Yaradan'dan gafil olursa!..
29/02/2024 Perşembe Köşe yazarı S.A
Bir adam İsa aleyhisselam ile arkadaşlık yapmak ister. Büyük nebi kırmaz,
birlikte yola çıkarlar... Bir müddet yürüdükten sonra su başında
dururlar...
Bütün kötülüklerin başı, kalbin Rabbinden gafil olmasıdır. Ahiret günü
haramın azabı olduğu gibi, helâlin de hesabı vardır. İmam-ı Gazâli
(rahmetullahi aleyh) İhya-ül Ulum kitabında bu hususta şu ibretlik kıssayı
nakleder:
Bir adam İsa aleyhisselam ile arkadaşlık yapmak ister. Büyük nebi kırmaz,
birlikte yola çıkarlar... Bir miktar yürüdükten sonra su başında dururlar.
Yanlarında üç ekmek vardır. Ekmeğin ikisini yerler. İsa aleyhisselam gidip su
içer, döndüğünde üçüncü ekmeği göremeyince sorar:
-Ekmeğe ne oldu?
-Bilmiyorum, cevabını alır...
Hazret-i İsa arkadaşı ile yola devam eder. Hayli acıkırlar. İki geyik
yavrusuna rastlarlar. İsa aleyhisselam yavrulardan birini çağırır, koşa koşa
gelir. Keser, pişirir ve yerler. Sonra "Allahın izni ile
kalk" der. Geyik yavrusu dirilip annesinin yanına gider. İsa
aleyhisselam arkadaşına dönüp yine sorar:
-Sana bu mucizeyi gösteren Allahın adına yemin veriyorum! Söyle o ekmeği
kim aldı?
-Bilmiyorum.
Yola devam eder, bir nehirle karşılaşırlar. Köprü yok, sandal yok. Karşıya
geçmeleri lâzım. İsa aleyhisselam adamın elini tutar, burula burula akan
coşkun suların üstünde yürürler. Tekrar sorar:
-Bana bu mucizeyi veren Allahü teala aşkına söyle ekmek ne oldu?
-Bilmem, haberim olsa söylerim.
Nihayet ovaya inerler. İsa aleyhisselam bir miktar toprak yığar ve dua
eder. Küçük tepecik çil çil altın haline döner. Bunu üçe taksim eder. "Biri
benim" buyurur, "biri senin, üçüncü de kayıp ekmeği
yiyenin!" Hemen itiraf eder;
-O ekmeği ben yemiştim!..
İsa aleyhisselam;
-Al üçü de senin olsun, deyip ayrılır. Adam altınları nasıl taşıyacağını
düşünürken iki harami gelir:
-Bizi de ortak et, eğer eceline susamadınsa...
-Zaten üç parça, gelin paylaşalım.
Altınları koyacak torba ve yiyecek alsın diye haramilerden birini kasabaya
gönderirler. Onun da dünya sevgisi ağır basar, "dur şunları
zehirleyeyim" der, "altınların hepsi bana kalsın."
Bekleyenler de ihanet içindedirler. "Var mısın onu öldürelim"
derler, "üçe değil ikiye bölmek varken..."
Nitekim yemeklerle çuvallarla gelen arkadaşlarına saldırır, acımadan
katlederler. Sonra oturup yemeği yerler.
Zehir kanlarına işler, peş peşe toprağa düşerler...
İsa aleyhisselam dönüşte bakar ki altınlar olduğu gibi ortada durmakta ve
başında üç ceset yatmakta. İbretle bakar ve şöyle buyururlar: "İşte
dünya!"
Evet, işte dünya bu!..