Ebedî saadete kavuşmak için...
06/09/2020 PazarKöşe yazarı V.T
Vesenî denilen, heykellere, putlara tapanlar ve Dehrî denilen tanrısızlar,
hayvan gibidir!..
Ahmed İbn-i Ebî Âsım hazretleri hadis ve fıkıh âlimidir. 206'da (m. 822)
İran’da İsfahan'da doğdu. İlim tahsili için Kûfe, Basra, Bağdat, Şam, Mısır,
Hicaz gibi ilim merkezlerine gitti. Medine’de Ahmed bin Hanbel hazretlerine
talebe oldu. İsfahan'a dönerek on üç yıl kadılık yapan İbn-i Ebî Asım 287'de
(m. 900) burada vefat etti.
Bu mübarek zat byurdu ki:
Bir dîne tâbi olmak, ebedî saadete kavuşmak ve sonsuz felaketlerden
kurtulmak içindir. Yoksa, anadan babadan kalma bir din ile övünmek için
değildir. Peygamber de, kendisinde peygamberlik şartları bulunan ve Allahü
teâlânın emirlerini kullarına bildiren bir insandır. Böyle bir Peygambere tâbi
olmak, Onun dînine girmek lâzımdır. Vesenî denilen, heykellere, putlara
tapanlar ve Dehrî denilen tanrısızlar, hayvan gibidir. Nasrâniyyet ve Yehûdiyyet
dinleri de, aşağıdaki sebepler ile bâtıl olmuşlardır:
1- İslâm dîninde, Allahü teâlânın kemâl sıfatları vardır. Noksan sıfatları
yoktur. İbâdetleri yapmak gayet kolaydır. İnsanların birbirleri ile muâmeleleri
adalet iledir. Diğer dinlerin ibâdetleri ve birbirleri ile muâmeleleri, zamanla
değişerek, akla uygun hâlleri kalmamıştır.
2- Muhammed, İsâ ve Mûsâ aleyhimüsselâmın hayatları, tarihlerden
incelenirse, Muhammed aleyhisselâmın, en necîb, asîl, en faydalı, daha âlim, en
akıllı, en üstün, dünya ve âhiret bilgilerine en ârif olduğu görülür. Hâlbuki,
kendisi ümmî idi. Yâni hiç kitap okumamış, kimseden bir şey öğrenmemişti.
3- Muhammed aleyhisselâmın mucizeleri, diğerlerinin mucizeleri toplamından
kat kat daha çoktur. Diğerlerinin mucizeleri geçmiş, bitmiştir. Muhammed
aleyhisselâmın mucizelerinin bir kısmı, bilhâssa Kur'ân-ı kerim mucizesi
kıyâmete kadar devam etmektedir. Ümmetinin evliyâsının kerâmetleri de, her
zaman ve her yerde görülmektedir.
4- Bu üç dîni bizlere ulaştıran haberler arasında, Muhammed aleyhisselâmı ve Onun dînini bildiren Kur'ân-ı kerim ve hadis-i şerifler daha çok, daha sahihdir. Hepsi kitaplara geçmiş ve dünyanın her tarafına yayılmıştır. Onun eshabının hepsi, sâdık ve emîn idi. Çoğu dinde derin âlim ve hepsi evliyâ idi. Cihâd için, memleketlere yayıldılar. Gittikleri yerlerdeki insanlara, din bilgilerini ve mucizeleri ulaştırdılar. Bunlar da, başkalarına bildirdiler. Böylece, her asrın âlimleri, sonraki tabakadaki, daha çok âlime bildirdi.