"Geliriz, hem sohbet ederiz..."
07/01/2022 Cuma Köşe yazarı A.U
Şeyh Lütfullah Efendi, Balıkesir
erenlerindendir.
Bir gün, zengin biri
geldi ve;
“Hocam,
talebelerinizle birlikte bu akşam yemeğine bizim fakirhâneye bekliyorum” dedi.
Mübârek zat buyurdu
ki:
“Olur, hem sohbet
ederiz...”
Adam çok sevindi.
Talebeler daha çok
sevindiler.
Zîra böyle dâvetlerden
sonra hocalarının sohbetine doyum olmazdı. Yemekten ziyade sohbet için
sevinmişlerdi onlar.
Ancak bir talebe
hariç.
O, başka türlü
sevinmişti.
İçinden; "Hele
şükür, her gün darı ekmeği yiyip, darı çorbası içiyoruz. Bu akşam şöyle nefis
yemekler yeriz" diye düşündü.
Sabırsızlıkla akşamı
bekliyordu.
Lütfullah Efendi
çağırdı onu.
O da koştu hemen
huzûra.
“Buyurun Hocam.”
Hocası buyurdu ki:
“Evlâdım, biz bu akşam
dâvete gidiyoruz. Sen dergâhta kal. Mutfakta darı ekmeğiyle darı çorbası var.
Onlarla karnını doyurursun!” buyurdu
Genç, anladı hatâsını.
Köşesine çekildi.
Ve kendini azarlayıp;
“Ey alçak nefsim! Sen yalnız mideni düşünürsen, böyle mahrum kalırsın işte. Çek şimdi cezânı. Sen buna müstahaksın” dedi...