"Bizden ne kötülük gördün?"
11/01/2023 Çarşamba Köşe yazarı A.U
Seyyid Sıbgatullah
Hizânî hazretlerinin bir talebesi anlatıyor:
Molla Abdülgafûr isminde hocamızın büyüklüğüne inanmayan biri
vardı.
Namazı edâ ederdi.
Sonra çıkıp giderdi.
Bir gün, câminin kapısında birden hocamla karşılaştı.
Hocam o kişiye;
“Ey Molla
Abdülgafûr, sen bizden ne kötülük gördün ki, arkamızdan aleyhimizde konuşup
gıybetimizi yaparsın?” diye sordu.
O, hiç cevap vermedi.
Hattâ kolundan tutup;
“Bunca
insanı aldatıp peşinde koşturduğun yetmez mi ki, beni de onların arasına katmak
istersin” diyerek hocamı itmeye başladı.
Biz bunu gördük.
Hocam kolunu çekti.
Ve ona öyle bir celâlli baktı ki, Abdülgafûr, yıldırım isâbet
etmiş çınar ağacı gibi birden yere yığıldı!
Bir müddet öyle kaldı.
Sonra kendine geldi.
Ve hürmetle hocamın elini öpmeye başladı.
Biz çok şaşırdık.
O (Nefret) hâli
gitmişti.
Yerine (Sevgi) gelmişti.
Hocamın elini öperken;
“Ne olur
efendim beni affediniz, yaptıklarıma pişmân oldum. Sizin büyüklüğünüzü
anlayamadım” diyordu.
Hepimiz hayret ettik!
Ve Abdülgafûr'a;
“Ne oldu ki, böyle birden değiştin?” diye sorduk.
O, bize cevâben;
“Gavs bana öyle celâlli bakınca başım Arş’a kadar yükseldi, oradan yere düştüm, bu kerâmeti görünce nasıl pişmân olmam?” dedi.