Aşırı değil orta hâlde olmalı
25/07/2024 Perşembe Köşe yazarı O.Ü
Sual: Müslümanlardan bazısı, dinin emirlerini yapma konusunda çok aşırı gitmekte ve etrafındakilere de sıkıntı vermektedir. Böyle yapmak, davranmak dinimiz açısından doğru olur mu?
Cevap: Bu konuda Mumammed
Ma’sûm hazretleri, Mektûbât kitabında buyuruyor ki:
“İşlerinizi,
sözlerinizi ve ahlakınızı, dinini bilen ve seven, dindar âlimlerin sözlerine ve
kitaplarına uydurmalısınız. Salih kullar gibi olmalısınız ve onları
sevmelisiniz. Uykuda, yemekte ve söylemekte aşırı gitmeyip orta derecede
olmalısınız. Seher vakti yani gecelerin sonunda kalkmaya gayret etmelisiniz. Bu
vakitlerde istiğfar etmeyi, ağlamayı, Allahü teâlâya yalvarmayı ganimet
bilmelisiniz. Salihlerle düşüp kalkmayı aramalısınız. (İnsanın dini,
arkadaşının dini gibidir) hadis-i şerifini unutmayınız! Şunu, iyi
biliniz ki, ahıreti isteyenlerin dünya lezzetlerine düşkün olmaması lazımdır.
Mubah
olan lezzetleri bırakamazsanız, hiç olmazsa, haramlardan ve şüphelilerden
kaçınınız ki, ahırette kurtulmak umulsun. Fakat, her türlü altın ve gümüş
eşyanın ve çayırda otlayan hayvanların ve ticaret eşyasının zekâtını ve
topraktan, tarladan, ağaçtan alınan mahsullerin uşrunu da herhâlde vermek
lazımdır. Bunların verilecek miktarları, fıkıh kitaplarında bildirilmiştir.
Zekâtı
ve fıtraları, İslamiyetin emrettiği kimselere seve seve vermelidir. Akrabayı
ziyaret etmeli, mektupla gönüllerini almalıdır. Komşuların haklarını
gözetmelidir. Fakirlere ve borç istiyenlere merhamet etmelidir. Malı, parayı,
İslamiyetin izin vermediği yerlere harcamamalı, izin verilen yere de, israf
etmemelidir. Faizden, kumarlı ve kumarsız oyunlardan sakınmalıdır. Parayı
oyunlara, haramlara, çalgılara, süslenmeye, gösteriş yapmaya, övünmeye, mal
toplamaya kullanmamalıdır. Bunlara dikkat edince, mal, zarardan kurtulur ve
dünyalıklar, ahıretlik hâlini alır.”
Sual:
Herhangi bir konuda münakaşa etmek, tartışmak, insanlar arasındaki dostluğu,
samimiyeti giderir mi?
Cevap: Kimse ile münakaşa etmemelidir. Çünkü
münakaşa, dostluğu giderir, düşmanlığı arttırır. Hiç kimseye kızmamalıdır.
Hadis-i şerifte; (Gadab etme, kızma!) buyuruldu. Fitne, fesat
zamanında, ineğe tapanları görünce, ineğin ağzına saman vermeli, onları
kızdırmamalıdır.