"Söz verdiğiniz zaman sözünüzde durun!.."
25/12/2019 Çarşamba Köşe yazarı V.T
“Benim için altı şeye
kefalet edin, ben de sizin Cennete girmenize kefalet edeyim."
Süleyman bin Mûsâ el-Kelâî hazretleri hadis âlimidir. 565'te
(m. 1170) Endülüs'te (İspanya) Mürsiye (Murcia)’da doğdu. Belensiye'ye
(Valencia) gitti ve orada hadis tahsiline başladı. Kelâî, düşmana karşı çarpışırken
634'te (m. 1237) Belensiye yakınlarındaki Enîşe'de (el-Puig) şehid oldu.
Naklettiği hadis-i şeriflerden bazıları:
“Benim için altı şeye kefalet edin, ben de sizin Cennete
girmenize kefalet edeyim: Konuştuğunuz zaman yalan söylemeyin. Söz verdiğiniz
zaman sözünüzde durun. İtimat edildiğiniz zaman emânete hıyânet etmeyin.
Gözünüzü haramdan çekin. Edeb yerinizi koruyun. Elinizi haramdan çekin.”
“Dört haslet sende bulunduğu takdîrde, diğer ayıpların sana
zarar vermez. Bunlar: Doğru konuşmak, emâneti korumak, güzel huy ve haramdan
sakınmaktır.”
“Mûsâ aleyhisselâm Allahü teâlâya (Yâ Rabbi! Senin katında en
azîz kulun kimdir?) diye sordu. Allahü teâlâ da, (İntikama gücü yeterken
affeden kimsedir) buyurdu.”
“Beş vakit namazı kıldıktan sonra çalışıp helâl kazanmak, her
Müslümana farzdır.”
“Cennette öyle köşkler vardır ki, içindeki dışındakini,
dışındaki içindekini görür. Bunlar, sözü hoş, selâmı çok olana, yemeği çok
yedirenlere, oruca devam edenlere ve gece namaz kılanlara verilir.”
“Allahü teâlâ sertliğe vermediklerini, yumuşaklığı verir. Bir
kulunu sevdiği zaman, ona yumuşaklığı nasip eder. Yumuşaklıktan mahrum bir
aile, Allah sevgisinden mahrûm demektir.”
“Bir kimse bir bidat çıkarsa veya bir bidati işlese, Allâhü
teâlânın ve meleklerin ve bütün insanların laneti onun üzerine olsun. Onun ne
farzları, ne de nafile ibâdetleri kabul olmaz.”
“Benim bildiğimi bilseydiniz, az güler çok ağlardınız.”
“Kim ki kalbinden sadakat ve ihlâs ile (Lâ ilahe
illallah) derse, ona Cennet vâcib olur.”
“Deveni bağla, sonra tevekkül et.”
“Allahü teâlânın verdiği nimetlerin de düşmanları vardır.
Bunlar da; Allahü teâlânın kendi fadlından verdiği kimselere haset eden,
onları çekemeyenlerdir.”
“İnsanoğlunun üç dostu vardır. Bunlardan biri, ölünceye kadar
kendisine arkadaş olur; ikincisi, mezara gidinceye kadar; üçüncüsü, mahşere
kadar kendisinden ayrılmaz. Ölünceye kadar kendisine arkadaşlık eden servettir.
Mezara kadar gelen aile efradı ve diğer ahbablarıdır. Mahşere kadar kendisine
arkadaşlık edecek olan, amelidir.”
“İktisâd eden sıkıntı çekmez.”