Çıplak olarak namaz kılmak!..
06/02/2021 Cumartesi Köşe yazarı O.Ü
Avret yerini örtmekten aciz kalan bir kimse, namazını ima ile kılar.
Sual: Namaz için örtülmesi gereken yerlerini örtecek bir elbise veya örtü
bulamayan bir kimse, namazını nasıl kılar, kazaya bırakabilr mi?
Cevap: Avret yerini örtmekten aciz kalan bir kimse, namazda oturduğu gibi
veya daha iyisi, ayaklarını kıbleye uzatıp, elleri ile önünü örtüp, ima ile
kılar. Çünkü, avret yerini örtmek, namazın diğer farzlarından daha mühimdir. Çıplak
olan kimse, eğer varsa yanında bulunanlardan örtü ister. Söz verilirse, vaktin
sonuna kadar bekler. Su olmayınca, suyu ümit edenin de vaktin sonuna kadar, su
beklemesi, ancak bundan sonra teyemmüm etmesi lazımdır. Parası olanın su ve
örtü alması lazımdır. Dörtte birinden azı temiz olan örtüden başka bir şey
bulamayan kimsenin, bu örtü ile kılması veya oturup ima ile kılması caiz olup,
dörtte biri temiz olan örtü ile, ayakta kılması lazımdır ve namazını iade
etmez.
Görülüyor ki, çıplak kalanın da, namazı vaktinde kılması, kazaya
bırakmaması lazımdır. Tembellikle kılmayanların ve kaza namazlarını
ödemeyenlerin, büyük suç altında sorumlu olduklarını, günaha girdiklerini
buradan da anlamalıdır.
Sual: Herhangi bir kimseye, al şu parayı sarf et, kullan veya al şu
elbiseyi giy dense, bunlar bu kimseye hediye edilmiş mi oluyor?
Cevap: Herhangi bir kimseye, al sarf et diye verilip, hediye olduğu
söylenmeyen para, o kişiye teslim edilince, ödünç verilmiş olur. Fakat al, giy
diyerek verilen elbise ise, hediye olur.
Sual: Bulunduğu yerde kıbleyi tayin edemeyen bir kimse, Müslüman veya
gayr-i müslim herhangi bir kimseye kıbleyi sorabilir mi?
Cevap: Cami, mihrap bulunmayan, hesap, yıldız gibi şeylerle de anlaşılamayan
yerlerde, kıbleyi bilen, salih Müslümanlara sormak lazımdır. Kâfire, fasıka ve
çocuklara sorulmaz. Kâfire, fasıka, muamelatta inanılırsa da, diyanatta yani
ibadetlerde inanılmaz. Kıbleyi bilen kimseyi aramaya, lüzum yoktur. Kendisi
araştırır. Karar verdiği cihete, yöne doğru namazını kılar. Sonradan, kıblenin
yanlış olduğunu anlarsa, namazı iade etmez.
Sual: Terziye verilen kumaşı, terzi istenilen şeyden farklı olarak başka
bir şey dikse, kumaş sahibi kumaşı isteyebilir mi?
Cevap: Terziye verilen kumaşı, terzi, ceket yerine pantalon olarak dikse, kumaş sahibi, isterse pantalonu alır, isterse kumaşı ödetir.