Komşuya ve misafire ikram etmenin fazileti...
09/06/2020 Salı Köşe yazarı V.T
Resûlullah efendimiz buyurdu ki: “Allahü teâlâya ve ahiret gününe iman
eden, komşusuna ikram etsin.''
Abdullah bin Zübeyr Humeydî hazretleri Tebe-i tabiînden büyük bir hadis
âlimidir. 219 (m. 834)’de Mekke-i Mükerreme'de vefat etti. Rivayet ettiği
hadîs-i şeriflerden bazıları:
Ebû Şureyh Ka’bî (radıyallahu anh) rivâyet etti. Resûlullah efendimiz
(sallallahü aleyhi ve sellem ) buyurdu ki: “Allahü teâlâya ve
ahiret gününe iman eden, komşusuna ikram etsin. Allahü teâlâya ve ahiret gününe
iman eden misafirine ikram etsin.”
Ömer bin Ebî Seleme rivayet etti. Ben Resûlullah efendimizin himayesinde
yetim bir çocuk olarak bulunuyordum. Elimi, yemek yerken çanağın çeşitli
yerlerine doğru hareket ettiriyordum. Bunun üzerine Resûlullah efendimiz “Ey
küçük! Yemek yiyeceğin zaman, Besmele söyle, sağ elin ile ye ve önünden
ye” buyurdu. Ondan sonra, Resûlullah efendimizin buyurduğu gibi yedim.''
Hâlid bin Velîd (radıyallahu anh) rivayet etti. Resûlullah efendimiz
buyurdu ki: “İnsanların kıyamet günü azabı en şiddetli olanı, dünyada iken
insanlara en çok eza ve cefa vermiş olan kimsedir.”
Ebû Katâde el Ensârî rivayet etti. Resûlullah efendimiz buyurdu
ki: “Sizden birisi mescide girdiği zaman, oturmadan önce iki rekat namaz
kılsın.”
Ebüd-derdâ rivayet etti. Resûlullah efendimiz buyurdu ki: “(Kıyamet
günü) terazide en ağır gelecek şey, güzel ahlaktır.”
Ebû Eyyûb el-Ensârî (radıyallahu anh) rivayet etti: Resûlullah
efendimiz buyurdu ki; “Kim Ramazan-ı şerif orucunu tutar, ondan sonra
Şevval ayından da altı gün tutarsa, bütün ömrü boyunca oruç tutmuş gibi olur.”
Muâz bin Cebel (radıyallahu anh) rivayet etti. Resûlullah efendimiz
buyurdu ki: “Kim, kalbinden ihlasla ve yakîn ile 'la ilahe illallah'
derse, Cennete girer ve ona Cehennem ateşi dokunmaz.”
Ümmü Seleme (radıyallahu anha) bildirdi. Resûlullah efendimiz sabah
namazından sonra “Allahım! Senden faydalı ilim, temiz rızık, kabul edilen
amel isterim” buyurdu.
Abdullah bin Mes’ûd bildirdi. Resûlullah efendimiz buyurdu ki: “Üçüncüyü yalnız bırakıp iki kişi aralarında gizli konuşmasınlar. Çünkü böyle yapmak, yalnız bırakılan o üçüncü şahsı üzer.”