"Helâl kazanıp, fakirlere cömertçe veriniz..."
26/08/2023 Cumartesi Köşe yazarı V.T
İbn-i Atânî hazretleri evliyanın büyüklerindendir. İsmi, Hüseyin
bin Ahmed bin Hüseyin'dir. Haleb'de doğdu. Sonra Musul'a gelip yerleşti.
Zamânındaki âlim ve velîlerin ilim meclislerinde ve sohbetlerinde bulundu.
Bilhassa Şâfiî fıkhında âlim idi. Birçok kerâmetleri görüldü. 1506 (H.912)
senesinde hac vazîfesi için gittiği Mekke-i mükerremede vefât etti...
İbn-i Hanbelî onun vefâtından sonra gördüğü bir kerâmetini şöyle
anlattı:
Ben, İbn-i Atânî hazretleri ile birlikte hacca gitmiştim.
Mekke-i mükerremeye vardıktan sonra, Arafat'ta vakfeye durmuştuk. Beni yanına
çağırıp; "Ben ömrümün sonuna geldim. Bu mübârek topraklardan gitmek
istemiyorum. Sana vasiyetlerimi bildireyim" buyurdu. Az zaman sonra da
vefât etti. Lâkin o sene Mekke-i mükerremede çok su sıkıntısı vardı. Onun
cenâzesini yıkamak için suyu nereden bulurum diye düşünürken, yanıma yüksek
sesle konuşan birisi geldi ve; "İbn-i Atânî vefât mı etti?" dedi. Ben
de; "Evet" deyince; "Neden bu kadar düşünceli duruyorsun?"
diye sordu. Ben; "Yalnızım ve su sıkıntısı da var. Onun techîz ve
tekfînini yalnız nasıl yaparım ve gasli için suyu nereden bulurum?" dedim.
O zaman bana; "Sen burada bekle ve ayrılma" deyip gitti...
Aradan biraz zaman geçince, bir de baktım, o kimse, ellerinde
birer testi su ve kefen bulunan bir toplulukla berâber geldi. Yanıma gelir
gelmez hazretin cenâzesini yıkamaya başladılar. Yakın bir kabristana berâberce
defnettik. Bana hepsi tâziyette bulunup yanımdan ayrıldılar... Onların kim
olduklarını ve nereden geldiklerini bilmiyordum. Birkaç gece sonra, İbn-i Atânî
hazretlerini rüyâmda beyaz elbiseler içinde, bağ ve bahçeler arasında sevinçli
bir şekilde gördüm. Bana; "Allahü teâlânın rahmeti senin üzerine olsun.
Sen beni sâlih kimselerle birlikte çok güzel techîz ve tekfîn ettin"
buyurdu...
Bu mübarek zat, sohbetlerinde buyurdu ki:
"Helâlinden kazanıp, ondan fakirlere cömertçe
veriniz."
"Ölümü çok hatırlayınız. Ölüm gelmeden hesâbınızı yapınız.
Tövbe ediniz ki, affa kavuşasınız."
"Dünyâ gamından, nefsin sıkıştırmasından hafifleyip
kurtulmak istiyorsanız, kabristanları sık sık ziyâret ediniz."
"Ayıp ve kusurlarını gördüğünüz arkadaşlarınızın,
komşularınızın, sırlarını ifşâ etmeyiniz. Çünkü gördüğünüz bu sırlar, size
emânettir. Emânete hıyânet ise, çirkin bir harekettir."