Mürtedin kestiği yenmez
11/09/2021 Cumartesi Köşe yazarı O.Ü
Mürted olanın nikâhı
fesholur, gider. Kestiği, leş olur, yenmez.
Sual: Müslüman iken
imanını kaybeden kimsenin kestiği yenir mi ve dinî nikâhı gider mi?
Cevap: Müslüman, imanın
yok olmasına sebep olacağı söz birliği ile bildirilmiş olan şeyleri amden,
istekle söyler veya yaparsa, imanı gider kâfir olur. Buna Mürted denir.
Mürtedin, mürted olmadan önceki ibadetleri ve sevapları yok olur. Tekrar imana
gelirse, zengin ise, yeniden hac etmesi lazım olur. Namazlarını, oruçlarını,
zekâtlarını kaza etmesi lazım olmaz. Mürted olmadan önce, kazaya bırakmış
olduklarını kaza etmesi lazımdır. Çünkü, mürted olunca, önceki günahlar yok
olmaz.
Mürted olanın nikâhı
fesholur, gider. İmana gelerek, tecdid-i nikâh etmeden önceki çocukları veled-i
zina olur.
Mürtedin kestiği, leş
olur, yenmez. İmanının gitmesine sebep olan şeyden tövbe etmedikçe, yalnız
Kelime-i şehâdet söylemekle veya namaz kılmakla, Müslüman olmaz. Mürted olacak
şeyi yaptığını inkâr etmesi de tövbe olur. Tövbe etmeden ölürse, Cehennemde
sonsuz azap görür.
Bunun için, küfürden,
imanın gitmesinden çok korkmalı, az konuşmalıdır. Hadis-i şerifte;
(Hep hayırlı, faydalı
konuşunuz. Yahut susunuz!) buyuruldu.
Ciddi olmalı,
latifeci, oyuncu olmamalıdır. Dine, akla, kanunlara, insanlığa uygun olmayan
şeyler yapmamalıdır. Kendisini küfürden muhafaza etmesi için, Allahü teâlâya
çok dua etmelidir. Hadis-i şerifte;
(Şirkten sakınınız.
Şirk, karıncanın ayak sesinden daha gizlidir) buyuruldu. Bu hadis-i şerifteki
şirk, küfür demektir. Peygamber efendimize;
-Bu kadar gizli olan
şeyden korunmak nasıl olur? diye arz edilince;
-("Allahümme
innâ ne'ûzü bike en-nüşrike-bike şey'en na'lemühu ve nestagfirüke limâ
lâ-na'lemühu" düâsını okuyunuz!) buyurdu. Bu duayı sabah ve akşam
çok okumalıdır.
Kâfirlerin, Cehennem ateşinde sonsuz azap görecekleri, Cennete hiç girmeyecekleri söz birliği ile bildirilmiştir. Kâfir, dünyada sonsuz yaşasaydı, sonsuz kâfir kalmak niyetinde olduğu için, cezası da sonsuz azaptır. Allahü teâlâ, her şeyin hâlikı, yaratanı, sahibidir. Mülkünde dilediğini yapması hakkıdır. Ona, niçin böyle yaptın demeye kimsenin hakkı yoktur. Bir şeyin sahibinin, o şeyi dilediği gibi kullanmasına zulüm denmez. Allahü teâlâ, Kur’ân-ı kerimde, zalim olmadığını, hiçbir mahlukuna zulüm yapmadığını bildirmektedir.