Günahın ne kadar çok olsa da!..
27/06/2019 Perşembe Köşe yazarı S.A
Hazreti Ali, günâhkâr
olup ümidini kaybeden birine şöyle buyurur: "Senin günâhın ne kadar
çok olsa da Rabbimizin rahmetinden daha çok olamaz!.."
Günahlar; Kebâir (Büyük günâhlar) ve segâir (Küçük günâhlar) diye ikiye
ayrılır. Bazı hâllerde küçük günâhlar büyük olur. Dikkat edilmezse tehlike
çanları çalıyor demektir. Bunlardan bir kısmı aşağıda yazılmıştır:
* Küçük de olsa günâh işlemekte ısrar etmek; devamlı
yapmaktır: "Damlaya damlaya göl olur" demişler. Tekrar etmeyen
büyük günâhın affı, devamlı işlenen küçük günâhın affından daha çok umulur. Bir
taş üzerine çokça bir su dökülse, taşta bir iz bırakmadan akıp gider. Aynı su
damla damla taşa akıtılırsa iz bırakır.
* Günâhı küçümsemek: İnsanlar günâhını büyük gördükçe, Allahü teâlâ
onu küçültür, küçük gördükçe de onu büyültür.
Hadis-i şerifte buyuruluyor ki:
"Mümin günâhını başı üzerinde asılı bir dağ gibi görür ve üzerine
yıkılacağından korkar. Münâfık ise onu burnuna konmuş bir sinek gibi küçük
görür, bir fiske ile uçurabileceğini zanneder."
Günâhın küçük veya büyüklüğünü düşünmeden önce kime karşı işlendiğini
hesap etmek gerekmektedir.
* İşlediği günâhını başkalarına anlatmak: Böylece aynı günâhı
başkalarının yapmasına sebep olmaktır. Dinleyenlerin böyle bir günâhı yapmaya
niyetleri olmadığı hâlde onları teşvik etmek, aynı günâhı yapmış olmak
demektir. Bir işe sebep olmak onu yapmak demektir. İyi ise iyi, kötü ise
kötüdür.
* Örnek alınan, halk arasında itibar gören kişilerin işlediği günâhlar,
küçük de olsa büyüktür: İlim sahibi, hacı ve yaşlı insanlar diğerlerinin
dikkatle takip ettikleri kişilerdir. Onlardan meydana gelen günâhları başkaları
rahatlıkla yapar. Hatta daha büyüğünü işlemekte bir mahzur görmez. "O
böyle yapıyorsa, ben neden yapmayayım, kötü olsaydı böyle kıymetli insan onu
yapmazdı" diyerek umursamadan, üzüntü duymadan günâh bataklığına batar.
* Allahü teâlânın azabından emin olmaktır: "Rabbim bana azap
vermez, cennetinde bana yer mi yoktur!" diyerek günâh işlemeye devam
etmektir. Cehenneminde de yer çoktur. Fakat onu düşünmez.
* Allahü teâlânın rahmetinden ümit kesmektir: "O kadar çok günâh
işledim ki kurtulmam mümkün değildir!" demek başlı başına büyük
günâhtır. Mümine yakışan "Havf ve Reca" ile
yaşamaktır. Günâhı ne kadar çok olursa olsun Rabbinin mağfiretinden ümit
kesmemek ve azabından da emin olmamaktır.
Hazreti Ali radıyallahü anh çok günâh işleyip de ümidini kaybeden bir
adamla karşılaşır. Ona sorar;
-Niçin böyle çöllerde deli gibi dolaşıyorsun?
O da, çok günahkâr olduğunu affedilemeyeceğini anlatır. Bunun üzerine
Hazreti Ali "radıyallahü anh" ona şöyle cevap verir:
-Senin günâhın ne kadar çok olsa da Rabbimizin rahmetinden daha çok
olamaz!..