Bu dünyada herkes ne ekerse onu biçer
07/08/2024 Çarşamba Köşe yazarı V.T
İyilik yaparsan iyilik bulursun, kötülüğünün neticesi ise yine kötülüktür. Buğday ekilen yerde arpa biter mi hiç?
Sultan Veled hazretleri Mevlâna Celâleddîn-i Rûmî'nin ortanca oğludur. 1226 (H.623) senesinde Karaman'da dünyaya geldi. Mevlâna, Sultan Veled'e küçük yaşından itibaren ilim öğretmeye başladı. Onu zâhirî ve bâtınî ilimlerde yetiştirdi. Sultan Veled'in gençliğinde, Konya'ya Şems-i Tebrîzî hazretleri gelerek, Mevlâna ile tanıştılar. Tasavvufla ilgili ilimlerde Mevlâna ile pek çok sohbet ettiler. Öyle ki, bazen sabahlara kadar sohbetin devam ettiği günler olurdu. Baş başa yaptıkları bu sohbetlerde, Sultan Veled de bulunur, onlara hizmet ederdi. Mevlâna hazretleri vefat ettikten sonra Hüsâmeddîn Çelebi, talebeleri irşad eyledi. O vefat edince, yerine Sultan Veled halife, vekil olup, bu vazifeyi üstlendi. 1312 (H.712) senesinde vefat etti. Sohbetlerinde Mesnevî’den okurdu. Bir sohbetinde Mesnevî’den şunları anlattı:
Ey burnu kanasa hemen kadere küsüp yüzünü ekşiten. Gülden hiç ders almıyor
musun? Bütün yaprakları tek tek yolsan gül yine de gülmekten vazgeçmez. Hâle
razı oluş şükürdür. Gül de daimî bir şükür makamındadır. Hem bilmez misin ki
başına gelen sıkıntılar aslında daha büyük bir sıkıntıya set olur da başındaki
belayı def ederler. O hâlde yüzün gülsün yahu!
İnsan için kanından canından kıymetli ne var! Ama mademki âşığım, verdiğime
değil veremediğime üzülürüm ben. Çünkü kanım da canım da sevgiliye aittir.
Sevgili kanımı mı döktü… Sevincimden raksa başlar peşi sıra canımı da
ayaklarına sererim.
Bu dünyada herkes ne ekerse onu biçer. İyilik yaparsan iyilik bulursun,
kötülüğünün neticesi ise yine kötülüktür. Buğday ekilen yerde arpa biter mi
hiç? Hiç atın eşek doğurduğu görülmüş mü? O hâlde şuna buna bahane bulma, iyi
kötü her ne biçiyorsan bil ki kendi ektiğinden başkası değildir. Gönül kazanmak
istiyorsan sevgi tohumu ek, cenneti kazanmak istiyorsan yollara diken
serpmekten vazgeç.
Dünyanın hâli devr-i daim üzeredir. Ümitsizliğin ardında ümitler gizlidir;
gecelerin koynunda güneşler saklıdır. Her başlangıç bir son ve her son yeni bir
başlangıçtır. Her doğum ölüme adım atmaktır; sana ölüm görünen şey de gerçekte
yeni bir doğumdur. Günler, geceler ve bütün hadiseler ilahi takdirin elinde bir
yumak gibi kâh örülür kâh çözülür. İmkân ve imkânsızlık sana bana göredir
Cenab-ı hakk’a göre değil. O hâlde ne burnun kanamakla öldüğünü san, ne de
güneş batmakla kıyamet koptuğunu. Günlere gecelere değil onların sahibine
bağlan ki ümidin hiç bitmesin.