"Din kitapları kalksa da!.."
14/01/2023 Cumartesi Köşe yazarı A.U
Şeyh Hâlid isminde
bir “Âlim” vardı
ki, Şark vilâyetinin adliye müfettişliğini yapardı.
Bütün zâhirî ilimlerde, İbni Hacer ve Seyyid Şerîf Cürcânî
hazretleri kadar âlim olduğunu söylerdi.
Aslında öyle değildi.
Ama o, böyle inanıyordu.
Hattâ “Bütün din kitapları ortadan kalksa, ben
bu ilimleri yeniden ihyâ ederim” derdi.
İşte bu Şeyh Hâlid, Seyyid Sıbgatullah hazretlerinin ismini ve
nâmını işitmiş, görmek istiyordu.
Niyeti, Onu imtihan etmekti.
Kitapları karıştırdı.
Zor suâller hazırladı.
Bunları o büyük velîye sorup güya Onu zora sokacaktı.
Şeyh Hâlid geldiğinde, Seyyid Sıbgatullah, onu karşıladı.
İltifatlarla içeri aldı.
Misâfir edip ağırladı.
Başköşeye oturttu.
Ve sohbet esnâsında bu mağrûr Şeyh’in hazırladığı
bütün suâlleri, teker teker cevaplandırdı.
Mağrûr şeyh utandı!
Ve bu büyük velîye;
"Ey
üstâdım, beni affediniz, tövbe ettim” diyerek elini öptü.
Ve müfettişliği terk edip Seyyid Sıbgatullah hazretlerinin
önünde diz çöktü.
Onun “Talebe”si oldu.
Seyyid Sıbgatullah hazretleri ata bineceği zaman derhâl koşar ve
sırtıma bassın diye eğilirdi.
O ise buna üzülürdü.
Ve onu bundan meneder, böyle yapmamasını tembîh ederdi.
Ama onun elinde değildi.
Zîra Onu çok seviyordu.
Ve bu büyük velîye teveccühüyle evliyâlıkta yüksek makamlara ulaştı.