İşlenen günahlara tövbe etmelidir
19/06/2024 Çarşamba Köşe yazarı O.Ü
Sual: Mübarek ay ve günlerde, işlenen günahlar için de tövbe etmek bir fırsat değil midir?
Cevap: Bu
konuda İmâm-ı Rabbânî hazretleri, bir talebesine hitaben buyuruyor ki:
“Kıymetli ömrümüz, günah işlemekle, kusur, kabahat
yapmakla, yanılmakla, faydasız, lüzumsuz konuşmakla geçip gidiyor. Bunun için;
tövbeden, Allahü teâlâya boyun bükmekten söyleşmemiz, vera ve takvadan
konuşmamız hoş olur. Nûr sûresi, 31. âyet-i kerimesinde meâlen;
(Ey müminler! Hepiniz, Allahü teâlâya tövbe ediniz!
Tövbe etmekle kurtulabilirsiniz) buyurmuştur.
Tahrîm suresi, 8. âyet-i kerimesinde meâlen;
(Ey iman eden seçilmişler! Allahü teâlâya dönünüz!
Halis tövbe edin! Yani tövbenizi bozmayın! Böyle tövbe edince, Rabbiniz, sizi
belki affeder ve ağaçlarının, köşklerinin altından, önünden sular akan
Cennetlere sokar) buyurmuştur. En'âm suresi, 120. âyet-i
kerimesinde meâlen;
(Açık olsun, gizli olsun günahlardan sakınınız!) buyurmuştur.
Günahlarına tövbe etmek, herkese farz-ı ayındır. Hiç
kimse tövbeden kurtulamaz. Nasıl kurtulur ki, Peygamberlerin hepsi tövbe
ederdi. Peygamberlerin sonuncusu ve en yükseği olan Muhammed aleyhisselam
buyuruyor ki:
(Kalbimde envâr-ı ilâhiyyenin gelmesine engel olan
perde hasıl oluyor. Bunun için her gün, yetmiş kerre istiğfar ediyorum.)
Yapılan günahta, kul hakkı bulunmayıp, alkollü içki
içmek, çalgı dinlemek, yabancı kadınlara bakmak, Kur’ân-ı kerimi abdestsiz
tutmak ve yanlış inanışlara saplanmak gibi, yalnız Allahü teâlâ ile kendi
arasında olursa, böyle günahlara tövbe etmek, pişmân olmakla, istiğfar
okumakla, Allahü teâlâdan utanıp, sıkılıp, Ondan af dilemekle olur. Farzlardan
birini özrsüz terk etti ise, tövbe için, bunlarla birlikte, o farzı da yapmak
lazımdır.
Günahta kul hakkı da varsa, buna
tövbe için, kul hakkını hemen ödemek, onunla helalleşmek, ona iyilik ve dua
etmek de lazımdır. Mal sahibi, hakkı olan ölmüş ise, ona dua, istiğfar edip
çocuklarına, vârislerine verip ödemeli, bunlara iyilik yapmalıdır. Çocukları,
vârisleri bilinmiyorsa, mal ve parayı fakirlere sadaka verip, sevabını hak
sahibine ve eziyet yapılana niyet etmelidir. Bir hadis-i şerifte; (Müsevvifler
helak oldu) buyuruldu. Yani, ileride tövbe ederim diyenler, tövbeyi
geciktirenler ziyan etti.”