Zâlimler için hiçbir yardımcı yoktur!..
25/06/2019 Salı Köşe yazarı V.T
"Biz, doğru yoldan sapanlar güruhu idik. Ey Rabbimiz, bizi buradan
çıkar!"
Ebü’l-Hasen Muhammed hazretleri Tefsîr âlimi ve evliyânın büyüklerindendir.
899 (m. 1493)’de Kâhire’de doğdu. 952 (m. 1545)’de Kâhire’de vefât etti.
Tefsirinde şöyle buyuruyor:
Peygamber efendimiz (sallallahü aleyhi ve sellem) “Cehennem ehline bir
ağlama hâli arız olur. Gözlerinden kan akıncaya kadar ağlarlar, yüzlerinde
yarıklar meydana gelir. Öyle ki, gözyaşları ırmaklar gibi olup, üzerlerinde
gemiler bile yürütülür” buyurdu. Cehennemlikler, böyle ağlayıp sızlayıp,
feryat ve figân ettikleri ve “Vay halimize!” deyip yardım diledikleri sürece
kendileri için bir ferahlık vardır. Fakat bundan da menedilirler. Muhammed bin
Ka’b hazretleri buyuruyor ki:
“Cehennemliklerin beş duâsı vardır. Allahü teâlâ dördüne icabet eder.
Beşincisinde, artık konuşamazlar. Birincide, Mü’min sûresi onbirinci âyetinde
bildirilen “Ey Rabbimiz, bizi iki defa öldürdün. İki defa da dirilttin,
işte günahlarımızı itiraf ettik. Fakat şöyle bir çıkmaya yol var mı?” diye
yalvardıklarında, Allahü teâlâ cevap olarak 12. âyet-i kerîmede, “Bunun
sebebi şudur: Yalnız Allah’a duâ edildiği vakit, siz küfrettiniz. Eğer O’na bir
eş ortak katılırsa, tasdîk ediyordunuz. Artık hüküm, O çok yüce, büyük olan
Allah’ındır” buyurur. İkinci defa, Secde sûresi 12. âyetinde
bildirilen “Ey Rabbimiz, gördük, işittik. Şimdi bizi dünyâya geri çevir
de, güzel amelde bulunalım!” deyince, kendilerine cevap olarak, İbrâhîm
sûresi 44. âyetinde “Hâlbuki daha evvel siz dünyâda kendinize, hiçbir
zeval yoktur diye yemîn etmediniz miydi?” buyurur. Üçüncü defa; Fâtır
sûresi 37. âyetinde bildirilen “Ey Rabbimiz, bizi çıkar! Yaptıklarımızdan
bambaşka bir amel yapacağız” deyince, Allahü teâlâ cevap olarak, “Size
iyice düşünecek kimsenin düşünebileceği, öğüt kabul edebileceği kadar ömür
vermedik mi? Size azâb ile korkutan bir Peygamber de gelmişti. Şimdi, tadın o
azâbı! Artık zâlimler için hiçbir yardımcı yoktur” buyurur.
Dördüncü defa, Mü’minûn sûresi 106-107. âyetlerinde bildirilen “Ey
Rabbimiz, bedbahtlığımız bize galebe çalmıştı. Biz, doğru yoldan sapanlar
güruhu idik. Ey Rabbimiz, bizi buradan çıkar. Eğer yine küfre dönersek, artık
hiç şüphesiz ki, biz zâlimlerdeniz” diye yalvarınca, Allahü teâlâ da
verdiği cevapta, Mü’minûn sûresi 108. âyetinde “Yıkılıp gidin içerisine!
Bana söylemeyin” buyurur. Artık bundan sonra, konuşamayacaklar ki, bu en
şiddetli azaptır.