Dünyâda nefsi ölen bir daha ölmez!..
26/05/2023 Cuma Köşe yazarı V.T
Seyyid Ahmed Buhârî hazretleri
İstanbul'un büyük velîlerindendir. Buhârâlı olup Peygamber efendimizin
torunlarındandır. Küçük yaşta Hâce Ubeydullah-ı Ahrâr hazretlerine talebe oldu.
Onun hasta kalplere şifâ veren sözleriyle yetişti. Hizmetiyle şereflenip, teveccühlerine
kavuştu. Hocasının işâretleri üzerine yine hocasının halîfelerinden Abdullah-ı
İlâhî ile berâber Anadolu'ya geldi. Kütahya'nın Simav kazâsında talebe
yetiştirdiler. Sonra Ahmed Buhârî İstanbul'a geldi ve Fâtih Câmiinin batısında
bir yere mescid yaptırdı. İstanbulluları irşâda, yetiştirmeye başladı. 1516
(H.922) senesinde vefât etti.
Seyyid Emîr Buhârî hazretleri, talebelerine, yollarının esaslarını şöyle
bildirdi: "1) Ruhsatlardan sakınarak, nefse zor gelenleri yapmak, 2) Dinde
Peygamber efendimiz ve dört büyük halîfe devrinde olmadığı hâlde sonradan
çıkarılmış âdet ve uygulamaları, bid'atleri terk etmek, 3) Sünnet-i seniyyeye
sıkı sarılmak, 4) Gösterişten uzak olmak, 5) İnsanlarla ihtiyacı kadar
görüşmek, 6) Az konuşmak, az yemek, az uyumak, 7) Geceleri ibâdet etmek, 8)
Gündüzleri oruç tutmak."
Bu mübarek zat sohbetlerinde buyurdu ki: "Din bilgisini
öğreniniz. Geliş-gidişlerinizde, oturup kalkmalarınızda, kısaca her vakit,
kalbinizi Allahü teâlâyı anmak ve hatırlamakla meşgul ediniz. Böylece dâimâ
Allahü teâlâyı anma ve hatırlama hâli, melekesi hâsıl olur."
"Musibet ve sıkıntı zamanlarında sabırlı olunuz. Böyle
vakitlerde Allahü teâlâyı anmakla meşgul olmak kalbe rahatlık verir. Allahü
teâlâyı çok anınız. Bu dünyâya gelen bir gün mutlaka buradan göç edecektir.
Saâdetli o kimsedir ki, tövbe edip zikir ile meşgul olarak vefât eder."
"Tâatler, ibâdetler için çok gayretli olunuz. Kıymetli ömür
sermâyesini zâyi etmeyiniz. Sıkıntı ve kederden kendinizi uzak tutunuz.
Gıybetten ve yalan söylemekten çok sakınınız. Kötü huylardan sakınmakta çok
gayret ediniz."
"Hocasının huzûrunda sağa sola bakan, kalben hazır
bulunmayan edepsizlik etmiş olur. Nefislerinin esiri olanlar ölüdürler. Kalb
ehli ise diridirler.”
“Ey Allah'ın kulu! İnsanlara karşı mütevâzı ol. Kibirli ve inat olma. Halka tevâzû ederek, başını önüne eğ! Fakir kimse gibi yürü. Emîr gibi, ihtişamlı yürüme. Din büyüklerine hizmet et. Dünyâda nefsi ölen bir daha ölmez. Seher vakti kalkıp namaz kılmakla, Kur'ân-ı kerîm ve istiğfâr okumakla meşgul olanlara ne mutlu. Zikirlerin en üstünü 'Lâ ilâhe illallah' söylemektir."