Duânın kabul olması için, helâl yiyiniz...
10/09/2020 Perşembe Köşe yazarı V.T
Hadîs-i şerîfte buyuruldu ki: "Harâm yiyenlerin ne farzları, ne de
sünnetleri kabul olur!"
Ebü'l-Meâlî İbn-i Zekiyyüddin hazretleri hadis ve Şafiî fıkıh alimidir. 550
(m. 1155)’de Şam’da doğdu. Zamanın meşhur âlimlerininden Şafiî fıkhı tahsil
etti. Halep, sonra Şam başkadılığına getirildi. Selâhaddîn-i Eyyûbî'nin Kudüs'ü
fethinde hazır bulundu ve fetihten sonra sultanın isteği üzerine Mescid-i
Aksâ'da ilk cuma hutbesini okudu. 598'de (m. 1202) Şam’da vefat etti. Buyurdu
ki:
Müminûn sûresi, elliikinci [52] âyetinde meâlen, (Ey Peygamberlerim!
“salevâtullahi aleyhim ecmaîn” Helâl ve temiz yiyiniz ve bana lâyık
ibâdetler yapınız!) buyuruldu. Resûlullah “sallallahü aleyhi ve sellem” bunun
için, (Helâl kazanmak her Müslümana farzdır) buyurdu. Ve buyurdu ki: (Bir
kimse, hiç harâm karıştırmadan, kırk gün helâl yerse, Allahü teâlâ, onun
kalbini nûr ile doldurur. Kalbine, nehirler gibi hikmet akıtır. Dünyâ
muhabbetini, kalbinden giderir.)
Dünyâlık kazanmak için çalışmak günâh değildir. Dünyâlık sevgisi, dünyâya
gönül bağlamak günâhtır. Sa’d bin Ebî Vakkâs “radıyallahü anh” dedi
ki: (Yâ Resûlallah! Duâ buyur da, Allahü teâlâ, benim her duâmı kabûl
etsin!) Cevâbında buyurdular ki: (Duânın kabûl olması için, helâl
lokma yiyiniz!)
Bir hadîs-i şerîfte, (Çok kimse vardır ki, yedikleri ve giydikleri
harâmdır. Sonra ellerini kaldırıp duâ ederler. Böyle duâ, nasıl kabul
olunur?)
Bir kere de buyurdu ki: (Harâm yiyenlerin ne farzları, ne de
sünnetleri kabûl olur!) Yani sevâbına kavuşamazlar. Yine buyurdu
ki: (On dirhemlik elbisenin, bir dirhemi harâm olsa, o elbise ile kılınan
namâzlar kabul olmaz.) Yine buyurdu ki: (Harâm ile beslenen vücûdun
ateşte yanması dahâ iyidir.) Yine buyurdu ki: (Malın helâlden mi,
harâmdan mı geldiğini düşünmeyenler, Cehenneme neresinden atılırsa atılsınlar,
Allahü teâlâ, onlara acımayacaktır!) Yine buyurdu ki: (İbâdet on
kısımdır, dokuz kısmı helâl kazanmaktır.)
Bir defa da buyurdu ki: (Helâl kazanmak için yorulup evine dönen kimse, günâhsız olarak yatar. Allahü teâlânın sevdiği kimse olarak kalkar.) Yine buyurdu ki: (Allahü teâlâ buyuruyor ki: Harâmdan kaçınanlara hesap sormaya utanırım!) Ve buyurdu ki: (Bir dirhem fâiz almak ve vermek, otuz zinâdan dahâ günâhtır.) Ve buyurdu ki: (Harâm maldan verilen sadaka kabul edilmez. Saklanırsa, Cehenneme gidinceye kadar, ona yolluk olur.)