"Babanızın beyaz bir atı var mıydı?”

11/07/2024 Perşembe Köşe yazarı A.U

Ubeydullah-ı Ahrâr hazretlerinin oğlu Abdülhâdî şöyle anlatır:

 

Ben Anadolu'ya gittiğimde, Sultân Muhammed Hân'ın oğlu Bâyezid Hân Osmânlı Devleti’nde pâdişahtı.

 

Beni misâfir etti.

 

Oturup konuştuk.

 

Sohbet esnâsında;

 

“Ey Abdülhâdî! Babanızın şemâili şöyle şöyle miydi. Beyaz bir atı var mıydı?” diye sordu.

 

Ben ona cevâben;

 

“Evet, babamın şemâili aynen dediğiniz gibiydi, beyaz atı da vardı” dedim.

 

Sultân sevindi.

 

Ve devam etti:

 

Babam Fâtih Sultân Muhammed Hân’dan dinledim. Şöyle anlatmıştı bize:

 

Bir Perşembe günüydü...

 

Savaşın en sıkışık bir ânında ellerimi duâya açıp; “Yâ Rabbî! Bu zamânın kutbu hangi velîyse, onu bize yardıma gönder” diye yalvardım.

 

O anda biri geldi yanıma.

 

Nur yüzlü bir zâttı.

 

Beyaz bir atı vardı.

 

Onun gelmesiyle hücûma geçti erler!

 

Allah'ın izniyle bizim oldu zafer...

 

● ● ●

 

Bir genç de bu zâta;

 

“Hiç huzûrum yok efendim, ne yapayım?” diye dert yandı.

 

Bu büyük velî;

 

“İslâmiyeti iyi öğren ve tatbîk et, zîrâ Resûlullaha uymak niyetiyle uyumak bile ibâdettir. Nitekim kaylûle etmek, Peygamberimiz’in, âdet-i şerîfesi idi. Öğleden önce az uyumak, kaylûledir” buyurdu.