"Sevdiğin bir kulunun hürmetine..."
28/10/2018 Pazar Köşe yazarı A.U
Hindistan evliyâsından ve Silsile-i aliyye denilen büyüklerden olan Abdullah-ı Dehlevî hazretleri, 1824'te Delhi’de vefat etti.
Onun zamanında Delhi Câmii imâmının oğlu hastalanmıştı.
Doktorlar çâre bulamadı.
Çok zor durumdalardı.
Babası, bir gece el açıp;
“Yâ Rabbî! Sevdiğin bir kulunun hürmetine oğluma şifâ ihsân et” dedi.
Rabbine yalvardı.
Sonra da uyudu.
Rüyâsında Abdullah-ı Dehlevî hazretlerini gördü kendi evlerinde.
Hasta oğluna bir şeyler ikrâm ediyordu.
Çok sevindi...
Kendi kendine;
“İnşallah oğlum iyi olacak" dedi.
Ve uyandı...
Koştu oğlunun yanına.
Sıhhate kavuşmuş gördü.
Turp gibi olmuştu çocuk.
Sevinip şükretti Rabbine.
Sonra kıymetli bir “hediye” alarak bu büyük velîyi ziyârete gitti.
Mübârek zât tebessümle;
“Bu nedir, geceki hizmetimizin ücreti midir yoksa?” buyurdu.
● ● ●
Bir gün de biri bu zâta gelip;
“Bu devirde arkadaşlık yok, güzel ilişkiler kalmadı” diye dert yandı.
Büyük velî;
“Kardeşim! Derdini paylaşacak arkadaş ararsan, tabii bulamazsın. Ama sıkıntısını gidermek istediğin, derdini dinleyip tesellî edeceğin bir arkadaş arıyorsan, böylesi çoktur” buyurdu...