"Sana yazıklar olsun!"
29/04/2025 Salı Köşe yazarı A.U
Ebû Abdullah Turuğbâdî hazretleri
“rahmetullahi aleyh”, evliyânın büyüklerindendir...
Tus şehrinde vefât etti...
Bu zâtın yaşadığı Tus şehrinde
büyük bir “kıtlık” vardı...
Bir gün eve geldi.
Ve ambarına girdi...
İki ölçek buğdayı olduğunu
görünce içine bir “ateş” düştü...
Kendi kendine;
"Ey Ebû Abdullah!
Müslümanlara şefkatin bu mu senin? Onlar açlıktan kırılırken sen ambarında
buğday saklıyorsun. Yazıklar olsun sana" dedi.
Ağlamaya başladı!
Aklı başından gitti.
Evinden ayrılıp sahrâlara
düştü... Uzun zaman açlık çekerek riyâzete başladı. Nefsinin kötü arzularından
kurtulmak için çâreler aradı.
Mücâhede yaptı...
Pek çok uğraştı.
Sâdece Allah’ı zikrediyor, Onun
kullarına merhamet ediyordu. O ara Ebû Osmân-ı Hîrî hazretlerini tanıyıp onun
sohbetlerine devam ederek “büyük bir velî” oldu.
● ● ●
Bir gün sohbetinde; "Evliyânın
bakışı devâ, sohbeti hasta ve ölü kalplere şifâdır. Onları gören, Allahü
teâlâyı hâtırlar" buyurdu.
Dinleyenler;
"Öyle mübârek zâtlar yoksa
efendim?" dediler.
Cevâben;
“Onlar
yoksa kitapları vardır. Onların kitaplarını okuyup, yüksek ve seçilmiş
olduklarına inanan ve bunun için onları seven de, onların ruhlarından feyiz
alır” buyurdu.
