Ahirete imânla göçmek en büyük nimet...
13/07/2023 Perşembe Köşe yazarı S.A
İmânla ahirete göçmek isteyen
kimse, Ehl-i sünnet itikâdında olmalıdır. Diğer yetmiş iki fırkada
olanların böyle büyük bir nimete kavuşabilmeleri oldukça zordur...
İnsanın en kıymetli varlığı imânıdır. Bunu korumak için her
türlü gayreti göstermesi lâzımdır. Ebedî saâdetin veya -Allah korusun-
ebedî felâketin sebebi; son nefesini imanla vermiş olabilmek veya bu büyük
nimetten mahrum olarak dünyaya veda etmiş olabilmektedir.
Bir insan Kelime-i şehâdetle son nefesini verebilmiş ise
Rabbimizin en büyük nimetine kavuşmuş demektir. İmânın geçerli olabilmesi için
dinin bütün emirlerine inanmak lâzımdır.
Meselâ kişi; "Ben dinin her emrine inanıyorum ancak
görmediğim şeye de inanmam. Cinleri görmediğim için inanmam" derse, dinin
tamamına inanmamış olur. Bu kimse, sabahlara kadar namaz kılsa, oruç tutsa,
herkese iyilik yapsa bunların hiçbir faydası olmaz...
İmanda şüphe de olmaz. Şüpheli imâna imân denmez. Meselâ bir
kimse; "Ben öldükten sonra dirilmeye inanıyorum; ama, bu kadar insan nasıl
dirilecek, hepsinden hesap nasıl sorulacak" diye tereddüt ederse o kişi
ahirete inanmamış olur.
Bu düşüncede Cenab-ı Hakkın kudretinden şüphe vardır. Bu da onun
ebediyyen azap çekmesine sebep olur.
İmanını muhafaza etmek ve imânla ahirete göçmek isteyen kimse,
Ehl-i sünnet itikâdında olmalıdır. Diğer 72 fırkada olanların böyle büyük bir
nimete kavuşabilmeleri oldukça zordur.
"Ben Ehl-i sünnet itikâdındayım" demek;
"Peygamber efendimiz aleyhisselâm ve Eshab-ı kiram aleyhimürridvan nasıl
imân etmiş ise, nasıl inanmış ise ben de öyle inandım" demektir. O hâlde
cehennemden kurtulmak için her Müslümanın ilk önce bu yolu öğrenmesi ve ona
göre ibadet etmesi lâzımdır... İnanılması gerekli olan şeylerin bazıları
şunlardır:
*Kur'ân-ı
kerimin Kelâm-ı ilâhi olup mahluk (yaratık) olmadığına inanmak. *Eshab-ı
kiramın tamamını sevmek, hiçbirini kötülememek. *Cennetten Allahü teâlânın
görüleceğine inanmak. *Kıble ehline, namaz
kılanlara işlediği günâhlardan dolayı kâfir dememek. İbadet imandan parça
değildir. İman artıp eksilmez. *Mirac ruh ve bedenle
birlikte olmuştur. *Mucize ve kerâmet
haktır. *Bugün için dört hak mezhepten birine
uymak, mezhepsiz olmamak. *Dört büyük halifenin, halife olduğuna ve
üstünlüklerinin halifelik sırasına göre olduğuna inanmak. *Kabir
ziyâreti, enbiya ve evliyâdan yardım istemek caizdir. Okunan Kur'ân-ı kerimin
ve verilen sadakanın sevabını ölülere göndermenin caiz olduğuna, bu sevapların
ve duaların ölülere vâsıl olarak, azaplarının azalmasına sebep olacağına
inanmak. *Kabir suâli haktır. Kabir azâbı ruh ve
bedene olacaktır. *Sırât köprüsü vardır. *Şefâ'ata,
hesâba ve mizana inanmak...