İlerlemeyi, dini yok etmekte aradılar!
24/06/2024 Pazartesi Köşe yazarı O.Ü
Sual: İslamiyete gericilik diye saldıranlar, ilerlemeyi, kalkınmayı, dini ortadan kaldımakta mı aradılar?
Cevap: Dinimiz, din bilgileri ile fen bilgilerini birbirinden ayırmıştır.
Din bilgilerinde, İslam ahlakında ve ibadetlerde en ufak bir değişiklik yapmayı
şiddetle menetmiştir. Dünya işlerinde, fen bilgilerinde ise, her değişikliği
yapmayı, bütün yeni keşifleri öğrenmemizi ve yapmamızı emretmiştir. Son
senelerde Osmanlı devletini ele geçiren sözde aydınlar, dinimizin bu emrinin
tam tersini yaptılar. Masonlara aldanarak, din bilgilerini değiştirmeye, dinin
esaslarını yıkmaya çalıştılar. Avrupa'nın fende ilerlemesine, yeni keşiflere
gözlerini kapadılar. Hatta fen bilgilerine, modern tekniğe uymak
isteyen sultanları şehit ettiler. Masonların elinde maşa olarak,
ilerlemeyi, teknikte değil de, dinde reform yapmakta, bölücülükte aradılar. Çok
şaşılır ki, din bilgilerinin nezahetine dokunmak, son senelere kadar, siyasi
partiler arasında da devam etti. Kendi partilerini desteklemedikleri için,
siyasete karışmayan halis Müslümanlara kâfir diyecek kadar gafiller türedi.
Allahü teâlâ, bu temiz, asil milleti böyle felakete sürükleyenlerden korudu.
Yoksa, dinimizden ve güzel vatanımızdan mahrum olacak, dinsizlerin pençelerine
düşecektik.
Sual: Fazla kazanmak için, insanların elindeki malı değerinden aşağıya
almak, sattığı malların fiyatını yüksek tutmak için, pahalı olarak almadığı
hâlde pahalı olarak aldığını söylemek dinen uygun mudur?
Cevap: Müşteriye doğru söylemeli, hile etmemelidir. Malda bir arıza oldu
ise, haber vermelidir. Malı, akraba veya ahbabından, ona yardım olsun diye
yüksek fiyatla aldı ise, müşterisine bunu söyleyerek, doğru değerini
bildirmelidir. Mesela, on lira etmeyen malı, on lira vererek aldı ise, o malı
satarken, on liraya aldığını söylememelidir. Ucuz aldığı bir malın fiyatı
yükselip pahalı satıyor ise, aldığı fiyatı söylemelidir... Böyle misaller
pekçoktur. Böyle hıyanetleri bilmeyerek yapan çoktur. Hıyanet yapmaktan
kurtulmak için, herkes, kendine yapılmasını istemediği şeyleri, başkalarına yapmamalıdır.
Çünkü, herkes, dikkat ile, pazarlıkla uğraşarak, tam değerini verip aldığını
sanır. O hâlde, aldatarak satmak, hıyanet ve dolandırıcılık olur.